Kırşehir
Kırşehir doğu ve güneydoğuda Nevşehir, güneyde Aksaray, kuzeybatıda Kınkkale, kuzeydoğu ve doğuda Yozgat, batıda Ankara ile çevrilidir.
Kırşehir, Kırşehir ilinin merkezidir. 1941 yılında Ankara da
toplanan l. Coğrafya Kongresi'nde bu bölgeye ve bölgenin Orta Kızılırmak
Bölümü'ne alındı.Şehrin nüfusu 2018 TÜİK verilerine göre 153.511, il nüfusu ise
241.868'tir. 1927'de 13.000 olan nüfusu 1990'da 73.538'e, 2000'de 88.105'e,
2007'de 99.832'ye çıkmıştır.
Kırşehir doğu ve güneydoğuda Nevşehir, güneyde Aksaray,
kuzeybatıda Kınkkale, kuzeydoğu ve doğuda Yozgat, batıda Ankara ile çevrilidir.
Kabaca bir paralelkenarı andıran il topraklarını güney ve güneybatıda
Kızılırmak,batı da ve kuzeybatıda Kılıçözü Deresi, kuzey ve kuzeydoğuda
Deliceırmak sınırlar. İl topraklarının genişliği ülke topraklarının binde 8`i,
İç Anadolu topraklarının yüzde 2,9'u kadardır.
İlin yüzölçümü 6.570 kilometrekaredir. Bu yüzölçümün
ilçelere göre dağılımı şöyle:
Orta Kızılırmak Havzası'nda ve bölümünde yer alan Kırşehir
il topraklari 39°41'- 39°48' kuzey enlemleri ile 33°25'-34°43' doğu boylamlan
arasında yer alır. Denizden 985 metre yükseklikte olan şehrin kuşuçuşu olarak
gerçek uzaklığı Karadeniz'e (Sinop) 334 km, Akdeniz'e (Anamur Burnu) 362 km.
Kırşehir, yönetim bakımından doğu ve güneydoğuda Nevşehir'in
Kozaklı, Hacıbektaş ve Gülşehir; güneyden Aksaray'ın Ortaköy güney ve
güneybatıda Ankara'nın Şereflikoçhisar ve Bâlâ; kuzeybatıda Kırıkkale'nin
Keskin ve Delice; kuzey ve kuzeydoğuda Yozgat'ın Şefaatli ve Yerköy ilçeleri
ile çevrilmiştir.
Kent, Kayseri ve Nevşehir ile birlikte Kapadokya diye anılan
üçgenin kuzeyindedir. Çoğu ya kaybolmuş ya da bilinmeyen eserlerin bulunduğu Kapadokya'nın
merkezi ise Kırşehir'dir. Kapadokya Bölgesi, Kayseri merkez olmak üzere Tuz
Gölü'nün doğusundan, güneyde Doğu Toroslar; kuzeyde Kırşehir ve Sivas'ın önemli
bir kısmını içine alarak Malatya'ya kadar uzanır. Pers dilinde "Katpatukya"
olarak adlandırılan Kapadokya'nın sözlük anlamı "Güzel Atlar
Ülkesi"dir. Burası binlerce yıl, birçok devlete kucak açmıştır. Kimlerin
ne kadar zaman önce buralara geldiği belli değildir.
Kırşehir, Anadolu bozkırının ortasında kültür ve sanat
merkezi özelliğine sahiptir. Bugün bile hayranlık uyandıran Ahilik felsefesinin
doğup yayıldığı Kırşehir, göz kamaştırıcı bir kültür varlığına sahiptir. 13.
yüzyılda Türkçeyi büyük bir inançla savunup Türkçe şiirler yazarak Türk
edebiyatının ölmez isimleri aırasına katılan Aşık Paşa'yı; gökbilim, İslâm
hukuku, felsefe-tasavvuf bilgini Caca Bey'i ve daha nicelerini yetiştirmiş bir
ildir.
Önceleri Makissos (Macissus) adıyla anılan kent, İmparator
I. Jüstinianos devrinde (527-568) yeniden kurulmuş ve Jüstinianopolis diye anılmaya
başlamıştır. Uçsuz bucaksız bozkırın ortasında yükselen bu kente Türkler
"Kır şehri" adını vermişlerdir. Kır şehri zamanla halk dilinde
"Kırşehir" oldu. Bu gün bile bazı köylerinde yaşayan halk, burasını
Kır şehri diye anar. Kırşehir ismi Türkçedir. Bir rivayete göre de Timur'un
Anadolu'ya gelişinde kendisine karşı koyan burada yaşayan halkı göstererek
"kırın şehri" dediği, daha sonra bunun Kır şehri olarak değiştiği ve
bugünkü ismini aldığı da söylenmektedir.
Ahi Evran Türbesi, Hirfanlı Baraj Gölü, Seyfe Gölü, Petlas
Lastik Fabrikası, Cacabey Medresesi, Mucur Yeraltı Şehri, Kırşehir cevizi
Kırşehir
Kırşehir doğu ve güneydoğuda Nevşehir, güneyde Aksaray, kuzeybatıda Kınkkale, kuzeydoğu ve doğuda Yozgat, batıda Ankara ile çevrilidir.